Hep yorgun, argın ve de dargın anların tam ortasındayken oturup yazmak olmaz bazen de sakinliği kaydetmeli ki bi yerlere kaybedince okuyarak daha derinden "vahh" sesi verebilesin. Bu gün öyle sakinim ki bu taraftan duvara bakınca her şey yerli yerinde raflarında, inci gibi. Sana bakınca da öyle hatta inanması güç ama kendi içime bakınca da... Hiç arkadaş olamayacağımızı, yıllar geçse de iki deli sevgili kalacağımızı söylerdim tarih geçen senelerden herhangi biri olsa, ama an itibariyle görüyorum ki iki sevgiliden çok daha fazlası olmuşuz artık biz. Koskoca bir dağı arkana almış gibi güven verici bir şeymiş varlığın ya da pamuk gibi yumuşacık da olabiliyormuş varlığım. Bir dolu kadın ve erkeğin olduğu bu cadı kazanı dünyada hem çılgın bir kadın ve deli bir erkek hem de bir kademe daha ötesi olabilmek, asla sana benzemeyen aksinde artık kendinden bi şeyler görebilmek ve ne yazarsan yaz bu ulaştığın mertebeyi kelimelerle anlatamayacağını bilmek...
iyi geceler.
Wednesday, July 16, 2008
Friday, July 11, 2008
N'oluyo bana??
Çok fazla uyuyorum, yetmesi gerekenden çok daha fazla saati amaçsızca uyuyarak geçiriyorum.
Çok fazla çalışıyorum, durmam gerekenden çok daha uzun süreler gereksiz yere işte kalıyorum.
Çok fazla çalışıyorum, durmam gerekenden çok daha uzun süreler gereksiz yere işte kalıyorum.
Wednesday, July 2, 2008
leyla ve ben
Hayat
ondan neyi istersen
onu veriyor.
Çünkü ben
artık kendisinden bir şey istemiyorum.
Bıktım.
Sıkıldım.
Vazgeçtim.
Oynamıyorum.
Sadece duruyorum.
Çıkartmayacağım bu siyah yüzüğümü parmağımdan.
ondan neyi istersen
onu veriyor.
Çünkü ben
artık kendisinden bir şey istemiyorum.
Bıktım.
Sıkıldım.
Vazgeçtim.
Oynamıyorum.
Sadece duruyorum.
Çıkartmayacağım bu siyah yüzüğümü parmağımdan.
Subscribe to:
Posts (Atom)